Sağ ventrikül miyokard infarktüsü daha çok inferior MI ile birlikte görülmektedir. inferior MI ile birlikte görülme oranı % 10-50'dır. RVMI ile komplike olmuş inferior MI artmış hastane içi mortalite ile kalp yetmezliği, AV ileti bozuklukları, taşiaritmiler ve mekanik komplikasyonlar gibi kardiyovaskuler komplikasyonlarla ilişkilidir. Miyokard perfüzyon bozukluğu AV ileti yollarında iskemiye neden olur ve PR intervalinin uzaması ile sonuçlanır. Sağ ventrikül enfarktında AV ileti bozuklukları bildirilmiştir. Sağ ventrikül katılımlı inferior MI da AV bloklar izlenmektedir. Artmış mortalite ile ilişkisi gösterilmiştir. Ancak AV blok olmaksızın AV ileti gecikmesinin prognoza etkisi bilinmemektedir. Bu nedenle biz bu araştırmamızda; RVMI' ünde AV ileti gecikmesinin ve AV ileti değişkenliğinin prognozla ilişkisini incelemeyi amaçladık. Araştırmaya koroner yoğun bakıma Eylül 2004, Kasım 2005 tarihleri arasında sağ ventrikül katılımlı akut inferior MI tanısı ile yatırılan 50 hasta alındı. Kontrol grubu ise daha önce yapılan koroner angiografilerinde normal koroner arterler saptanan, yapılan ekokardiyografilerinde normal sağ ve sol ventrikül fonksiyonlarına sahip olan, yaş ve cinsiyet yönünden RVMI hasta grubuna benzer özelliklere sahip 50 sağlıklı bireyden ibaretti. AV tam blok, Mobitz Tip I AV blok (Wenckebach), Mobitz Tip II blok, 1. derece AV blok, atriyal fibrilasyon, atriyal flatter bulunan hastalar çalışmaya alınmadı. Her iki gruba da sigara içimi, DM, hipertansiyon, heredite, hiperlipidemi gibi risk faktörleri sorgulandı. Hasta ve kontrol grubunun aldığı tedaviler soruldu ve kaydedildi. İlk 24 saatte, 5. günde ve 3 ay sonra EKG çekildi.5. günde ve 3 ay sonunda ekokardiyografik değerlendirme yapıldı. RVEF ve TAM değerleri hasta grubunda kontrol grubuna göre azaldığı görüldü. Hesaplanan MPI değerleri hasta grubunda kontrol grubuna göre artmış olduğu görüldü. Hasta grubunda ilk 24 saatte, 5. günde ve 3 ayın sonunda ölçülen PR aralıkları ve PR varyansı kontrol grubuna göre anlamlı olarak uzamış bulundu. AV ileti uzadıkça ölüm, reinfarktüs ve USAP oranları artmakta idi. AV ileti değişkenliği artmasına rağmen, hastanın ölmesi durumu ile anlamlı korelśyon bulunmadı. Ancak reinfarktüs ve USAP oranlarının arttığı saptandı. Sonuç olarak sağ ventrikül miyokard infarktüsünde AV blok olmaksızın AV iletinin ve AV ileti değişkenliğinin artmasının prognozu etkilediğini düşündüren bulgular saptanmıştır. Anahtar sözcükler: Sağ ventrikül miyokard infarktüsü, AV ileti, AV ileti değişkenliği.
RVMI is recognized as a comman consequence of inferior MI. Its incidence is 10-50 %. Inferior MI complicated by RVMI is associated with a greater risk of in-hospital mortality and cardiovascular related complications including heart failure and shock, AV conduction disorders and tachyarrhythmia, and mechanical complications. Myocardial under perfusion is caused the ischemia of AV conduction pathways and is reflected in prolongation of the PR interval. AV blocks are shown in RVMI and related with higher mortality. The effect of AV conduction delay to prognosis is not known. Because of this we purposed to show the influence of AV conduction delay and AV conduction variability to prognosis in RVMI without AV block. Patients were selected from those internated to coronary intensive care unit diagnosed as RVMI. The control group included healthy individuals that have normal coronary arters and normal systolic and diastolic functions of right and left ventricle. The patients who have complete AV block, Mobitz Type I block (Wenckebach), Mobitz Type II block, 1st degree of AV block, atrial fibrillation and flatter are excluded. The presence of the risk factors like smoking, DM, hypertension, heredity, hyperlipidemia was asked to both groups. Electrocardiogram was performed in 24 hours, at 5th day and the end of the 3rd month and echocardiography was performed at 5th day and the end of the 3rd month to both groups. The value of the RVEF and TAM were shown decreased and MPI was increased the patients. In the group of patients we saw that PR intervals prolonged and PR variabilities were increased. When AV conduction delayed, we found that mortality, reinfarction and USAP proportions increased. Although the AV conduction variability increased, we found that it was not correlated with increased mortality. Nevertheless increase of the AV conduction variability was correlated with the higher proportions of reinfarction and USAP. As a result we showed that AV conduction delay and increased AV conduction variability are related with the poor prognosis. Key words: Right ventricular infarction, AV conduction, AV conduction variability.
Tez (Tıpta Uzmanlık) - Süleyman Demirel Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Kardiyoloji Anabilim Dalı, 2006.
Kaynakça var.
Sağ ventrikül miyokard infarktüsü daha çok inferior MI ile birlikte görülmektedir. inferior MI ile birlikte görülme oranı % 10-50'dır. RVMI ile komplike olmuş inferior MI artmış hastane içi mortalite ile kalp yetmezliği, AV ileti bozuklukları, taşiaritmiler ve mekanik komplikasyonlar gibi kardiyovaskuler komplikasyonlarla ilişkilidir. Miyokard perfüzyon bozukluğu AV ileti yollarında iskemiye neden olur ve PR intervalinin uzaması ile sonuçlanır. Sağ ventrikül enfarktında AV ileti bozuklukları bildirilmiştir. Sağ ventrikül katılımlı inferior MI da AV bloklar izlenmektedir. Artmış mortalite ile ilişkisi gösterilmiştir. Ancak AV blok olmaksızın AV ileti gecikmesinin prognoza etkisi bilinmemektedir. Bu nedenle biz bu araştırmamızda; RVMI' ünde AV ileti gecikmesinin ve AV ileti değişkenliğinin prognozla ilişkisini incelemeyi amaçladık. Araştırmaya koroner yoğun bakıma Eylül 2004, Kasım 2005 tarihleri arasında sağ ventrikül katılımlı akut inferior MI tanısı ile yatırılan 50 hasta alındı. Kontrol grubu ise daha önce yapılan koroner angiografilerinde normal koroner arterler saptanan, yapılan ekokardiyografilerinde normal sağ ve sol ventrikül fonksiyonlarına sahip olan, yaş ve cinsiyet yönünden RVMI hasta grubuna benzer özelliklere sahip 50 sağlıklı bireyden ibaretti. AV tam blok, Mobitz Tip I AV blok (Wenckebach), Mobitz Tip II blok, 1. derece AV blok, atriyal fibrilasyon, atriyal flatter bulunan hastalar çalışmaya alınmadı. Her iki gruba da sigara içimi, DM, hipertansiyon, heredite, hiperlipidemi gibi risk faktörleri sorgulandı. Hasta ve kontrol grubunun aldığı tedaviler soruldu ve kaydedildi. İlk 24 saatte, 5. günde ve 3 ay sonra EKG çekildi.5. günde ve 3 ay sonunda ekokardiyografik değerlendirme yapıldı. RVEF ve TAM değerleri hasta grubunda kontrol grubuna göre azaldığı görüldü. Hesaplanan MPI değerleri hasta grubunda kontrol grubuna göre artmış olduğu görüldü. Hasta grubunda ilk 24 saatte, 5. günde ve 3 ayın sonunda ölçülen PR aralıkları ve PR varyansı kontrol grubuna göre anlamlı olarak uzamış bulundu. AV ileti uzadıkça ölüm, reinfarktüs ve USAP oranları artmakta idi. AV ileti değişkenliği artmasına rağmen, hastanın ölmesi durumu ile anlamlı korelśyon bulunmadı. Ancak reinfarktüs ve USAP oranlarının arttığı saptandı. Sonuç olarak sağ ventrikül miyokard infarktüsünde AV blok olmaksızın AV iletinin ve AV ileti değişkenliğinin artmasının prognozu etkilediğini düşündüren bulgular saptanmıştır. Anahtar sözcükler: Sağ ventrikül miyokard infarktüsü, AV ileti, AV ileti değişkenliği.
RVMI is recognized as a comman consequence of inferior MI. Its incidence is 10-50 %. Inferior MI complicated by RVMI is associated with a greater risk of in-hospital mortality and cardiovascular related complications including heart failure and shock, AV conduction disorders and tachyarrhythmia, and mechanical complications. Myocardial under perfusion is caused the ischemia of AV conduction pathways and is reflected in prolongation of the PR interval. AV blocks are shown in RVMI and related with higher mortality. The effect of AV conduction delay to prognosis is not known. Because of this we purposed to show the influence of AV conduction delay and AV conduction variability to prognosis in RVMI without AV block. Patients were selected from those internated to coronary intensive care unit diagnosed as RVMI. The control group included healthy individuals that have normal coronary arters and normal systolic and diastolic functions of right and left ventricle. The patients who have complete AV block, Mobitz Type I block (Wenckebach), Mobitz Type II block, 1st degree of AV block, atrial fibrillation and flatter are excluded. The presence of the risk factors like smoking, DM, hypertension, heredity, hyperlipidemia was asked to both groups. Electrocardiogram was performed in 24 hours, at 5th day and the end of the 3rd month and echocardiography was performed at 5th day and the end of the 3rd month to both groups. The value of the RVEF and TAM were shown decreased and MPI was increased the patients. In the group of patients we saw that PR intervals prolonged and PR variabilities were increased. When AV conduction delayed, we found that mortality, reinfarction and USAP proportions increased. Although the AV conduction variability increased, we found that it was not correlated with increased mortality. Nevertheless increase of the AV conduction variability was correlated with the higher proportions of reinfarction and USAP. As a result we showed that AV conduction delay and increased AV conduction variability are related with the poor prognosis. Key words: Right ventricular infarction, AV conduction, AV conduction variability.